Günler ısınıyor
Eriyor karlar
Yerler yer açıyor
Nisan’a
Bahar geliyor.
Yürek ekşidi kaynıyor
Vakitsiz bu kusmalar
Yeni aşka yer açıyor
Seni itiyor benden
Hazır ol sevgilim
Vakti tahliyen
Senin de yerine
Başkası geliyor
Gözler yolunda kaldı
Akşamları
Yaşla yıkanır gözler
Aşk civcivleri
Öksüz kaldı
Seni ararlar
Duvar diplerinde
Her şey sana titrer
Seni sayıklar
Ev sokak şehir
Hepsi sana yürür
Sensiz buralar
Bunalıma girdi
Her kaldırımda ayak izin
Her akşam ateşlenir
Kentin sarı sokakları
Bıktık bu yalnızlıktan
Burada
Tek umudu sendin
Burada
Her tema da sendin
Her şey senin kararında
Her şey senin ayarında idi
Sen her şeyden biganesin
Kaldın bir başına.
Şakisi yürek dağının,
Vurup kaçan,
Kan ter içinde bırakanım,
Senin mermin kardelen
Yüreğim apaçık nişangahın.
İçimdeki vadi ıssızlığı,
Kafamda sevgi sessizliği,
Hepsi birer
Dikenli deste sanki
Bu sensizlik ölüm ötesi.
Dağların asi kadını,
Zirvedeki ceylanım,
Kusursuz eşkıyam,
Seni anlatamaz
Ne bir kalem,
Ne de bir dil.
Senin bakışına erişemez
Ne bir mum
Ne de bir kandil.
Sen dağ zirvesi dosdoğru,
Sakın inme alçağa.
Yaban kuşu, burası sinsi fena
Benden haber bekle.
Ovalar ihanet ve şehvet deposu,
Dalavereli binlerce pusu,
Teslim olma töreye,
Şaki sen yürü özgür dağlara
Yüreğini asarlar boynuna.
Sakın çıkma açık güne mirim
Çocuk, çocukluklar
Ah o minik güvercinler
Hepsi birbirine benzerler
Dolu güler, boşa ağlarlar.
Mutluluk yürek çarpıntısı
Sanki meleklerin elleri
Yüzlerde sabah ışıltısı
Toprak kokusu,
Yağmur semereleri,
Aşkın parlak gözeleri,
Göğü kucaklar körpe kolları,
Yürekleri
Okşar minicik elleri
Sevda da kestirme yol,
Bal mı,
Şerbet mi, daha mı tatlısı.
Gözün aydın ihtiyar dünya
Taze bir can daha geldi
Gelecek de onda sevda da
Onlarsız buruşuk bu yaşam
Su içinde çöl kalır bu dünya da.
Maviliğin sessizliği üstümde
Gözlerim kapandı
Binlerce sen gezinir yüzümde
Meleğim nefesin kalp atışımda
Her renk aşksın avucumda
Bir anda hava karardı
Çöktü mutluluğun damı
Güneşte delilik alametleri
Ferhat’ın kör kazması
İner kalbine
Eridi Şirinin göz bebekleri
Tüm sevgililer
Aşk ardında yürek ağıtında
Çiçekler ardında gözyaşında Ağrı
Ağır zaman akmaz durur sinsi sinsi
Umutsuz kaldı rüyaları da
Kül ateşler gelişin
Kül harlar gidişin
Mavide aşkın sadeliği ve zarifliği
Parmaksız alyansın iniltisi
Kuşaksız gelinliğin isyan
Yürekler
Ayrılık zamanı örsünde
Çekiçte vuslatsız kış bahtiyarlığı
Mavinin sessizliği giden aşk tanığı.
Şiir yazmış olabilirim
Yazan benim
Yazdıran da sensin
Her hecede
Her satırda
Her ünlemde sen varsın
Can sen ne kadar yücesin
Tanrı eli gibi
Değdin yüreğime
Işık geldi yüzüme
Dağıldı paslı nefretler
Mutluluk her yerimde
Saadet elçisi meleğim
Aşkın dipsiz dibeği
Benim gibi bir salağı
Bezedin,
Aşk adam ettin ya
Ben örneksiz işlemeyi
İlmek imlek işledin ya
O sabırlı kalbinle
Aşk beyazı ile boyadın beni
Elinde iğne iplik olmak bile
Büyük mutluluk verir bana.
Esiriz bu kaderde
Esarete tükettik yaşama
Sürü ardında kalan
İki sefiliz
Ben beterim
Sen beterin de betersin
Al beni vur kendine
Biz mahcup biz zeliliz
Bir varda
Bin yoktayız
Masal delilimiz
Muafız sorgudan
Çünkü bizler
Hem delirir
Hem de severiz
Hem deli
Hem de divaneyiz
Ama çok sevimli
Çok da şanslıyız
Belki göç ardında kaldık
Belki de zaman dışına itildik
Ama hep aşk içinde kaldık
Çünkü biz sevmeyi sevdik.